Başkan Seçer,’ Kimin malını kimden kaçırıyorsunuz’

CHP’li Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Merkezi hükümetle CHP’li politikalar arasında inanılmaz bir mücadele var. Bizim başarısız olmamız için ellerinden geleni yapıyorlar. Bakın, altını çiziyorum. Çok net konuşuyorum. Hiç böyle sağa sola çekeyim değil. Direkt söylüyorum. Bizim başarısız olmamız için ellerinden geleni yapıyorlar. Kimin malını kimden kaçırıyorsunuz? Bizi engellerken vatandaşı mağdur ediyorlar” dedi. CHP’li Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Uluslararası Narenciye Festivali kapsamında katıldığı canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu. Seçer, Narenciye Festivali’nin sosyal ve ekonomik açıdan kent için büyük bir önem taşıdığını, bu etkinliklerin toplumun birlik ve beraberlik duygularını da pekiştirdiğini söyledi. Narenciye sektörünün Türkiye’de olduğu gibi Mersin’de de yaşanan işsizlik sorununa pozitif katkı sağlayan bir sektör olduğunu ifade eden Seçer, “Mersin Türkiye’nin aynası olan kentlerden biri. Küçük bir Türkiye. Burada önemli bir işsizlik sorunu var. Bu kentte yaşayan her 10 kişiden 2’si sığınmacı. Bu sektör kentin işsizlik yükünün bir kısmını alabilecek kadar önemli. Ne var ki üreticinin girdi maliyetleri yüksek. Bu da merkezi hükümetin sorunu. İktidarın buna en kısa sürede çözüm bulması gerekiyor. Biz yerel yönetimler olarak tarımsal faaliyetlere elimizden geldiğince destek olmaya, üreticimize, çiftçimize ürün desteği sunmaya ve aile ekonomilerine katkı sunmaya çalışıyoruz” dedi “BİZİ ENGELLERKEN VATANDAŞI MAĞDUR EDİYORLAR” Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer festivalin gerçekleştiği sahil bandının belediyeye tahsis edilmemesiyle ilgili soru üzerine de hükümetin uygulamalarını eleştirdi. Seçer, “Bakın şu an festivali gerçekleştirdiğimiz bu sahil bandının uzunluğu 7,5 kilometre. Türkiye’de eşi benzeri yok. Burası bir başka. Bunun yanında Kültür Park belediyenin uhdesinde. Mezitli ve Yenişehir bölümleri var. Oralarda da tahsis sıkıntısı yaşıyoruz. Mersin İdman Yurdu Meydanıyla Hilton Oteli arasında müdahale edeceğimiz alanlar var. Ama ne hikmetse Çevre Bakanlığının yasal olarak bize vermesi gereken yeri 3,5 senedir, böyle beni yordular. Ben kamuyum, kendileri de kamu. Efendim aramızda geriden gelme bir dava varmış. Sanki belediye benim babamın malı, sanki Çevre Bakanlığının malı gibi. Şu anda burada bir kamu mağduriyeti var. Mahkeme devam ediyorsa etsin. Bakın orası eskimiş. Müştemilatın değişmesi lazım. Dalgalar vurmuş, kıyıyı parçalamış, özel izinle yaptım. Geçtiğimiz dönemde Vali Ali İhsan Su’yun katkılarıyla geçici izin aldık. Oralar göçüyor. Ben yapmasam kimse yapmayacak. Milyonlarca lira harcadık oranın taş tahkimatını yeniden yaptık. Bunları görmek lazım. Vatandaşımızın da görmesi lazım” dedi. “KİMİN MALINI KİMDEN KAÇIRIYORSUNUZ” Hükümet tarafından engellendiklerini söylediğinde iktidar partisi mensuplarının “Başkan haksız yere bizi eleştiriyor, haksız yere engellendiğini söylüyor” dediklerini aktaran Seçer şunları söyledi: “Hayır yerden göğe kadar haklıyım. Engelleniyoruz. Hayır, yerden göğe kadar haklıyım. Merkezi hükümetle CHP’li politikalar arasında inanılmaz bir mücadele var. Bizim başarısız olmamız için ellerinden geleni yapıyorlar. Bakın, altını çiziyorum. Çok net konuşuyorum. Hiç böyle sağa sola çekeyim değil. Direkt söylüyorum. Bizim başarısız olmamız için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu sahilleri kim kullanıyor. Bakın festival yapıyoruz, burayı kim temizliyor? Siz kimin malını kimden kaçırıyorsunuz? Kanunlar var, yasalar var, hukuk devleti diyoruz. Bu konuda isyanım var. Bu konuda inanılmaz zorluklarımız var. Bu tip konuların düzeleceği yer seçim sandıklarıdır. Benim partimin iktidarı, bizim partimizden olmayan bir belediyeye bu tavrı koysun en önce ben karşı çıkarım.” dedi. “BANA OY VERMEYENLERİN DE BELEDİYE BAŞKANIYIM” Yüzde 45 oyla seçildiğini, seçimin ardından tüm Mersinlilerin belediye başkanı olarak göreve başladığını vurgulayan Seçer, “Ben yüzde 45 oyla seçildim. Yüzde 55 de bana oy vermedi. Bana merhaba diyen, benimle fotoğraf çektiren, sevgiyle yaklaşan insanların içinde o yüzde 55 dilimden binlerce insan vardır. Çünkü ben onların belediye başkanıyım. Onların taleplerini yerine getirmeye çalışıyorum. Türkiye zor bir süreçten geçiyor. Bunu kim çözecek? Halk çözecek. Yeter artık bitirin bu gerginliği diyecek. Her şeyin ilacı demokrasilerde sandık ve millettir” dedi.